Söz

Hobi,Elişleri,Gezi,Doğa,Yaşam,Sanat
Hobby,Handmade,Travel,Nature,Life,Art

HAYATIN CEPLERİNİ BİR SİLKELEYİN HELE,
NELER DÜŞECEĞİNİ BİLEMEZSİNİZ !

Hüsnüyadis


HÜSNÜYADİS HORTLADI

BÜLENT ARINÇ KİMDİR?


Nedim Çakmak'ın 6000 sayfalık araştırmasının sonucunda ortaya çıkardığı "HÜSNÜYADİS HORTLADI" adlı kitaptaBülent Arınç'ın aile geçmişi ile ilgili ilginç bilgiler var. Bugün meclis başkanı olarak ülke siyasetinin önemli bir aktörü olan Bülent Arınç, 1930'da gerçekleşen Menemen'de katliamının baş mimarı Derviş Mehmet'in öz be öz torunu. Derviş Mehmet, Girit'te Yunan ve İngiliz askerleri tarafından eğitildikten sonra, Berrani tarikatının başına geçmiştir ve Menemen'de genç subay Kubilay'ın başını kesen kişidir. Ayrıca bu katliamı gerçekleştiren ve daha sonra idam edilen 187 kişinin torunları bugün siyaset ve ekonomi dünyasında üst mertebelerdeler. Tüm bunlar Hünüyadis Hortladı adlı kitapta belgeleriyle birlikte sunulmaktadır. Lütfen okuyun çünkü tarih bugüne ışık tutmaktadır...
TARİH : 23 ARALIK 1930 , YER: MENEMEN, İZMİR

KUBİLAY'IN BAŞI,

GİRİT'TEKİ KAMPLARDA İNGİLİZ VE YUNAN SUBAYLARI TARAFINDAN EĞİTİLEN

BEDRANİ TARİKATININ BAŞI OLAN
 BİR MÜRTECİ (İRTİCACI) TARAFINDAN

KÖR BİR BIÇAKLA KESİLİYOR.

BU HAİN  ŞEYH : DERVİŞ MEHMETTİR.

MANİSA'YI YUNANA SATAN VE

9 EYLÜL 1922 SABAHI YUNANISTANA KAÇAN

MANISA VALİSİ HÜSNÜ EFENDİNİN (Kİ SONRA HÜSNÜYADİS İSMİNİ ALMIŞTIR) KUZENİ.

BU ŞAHISLARIN BÜLENT ARINÇ İLE İLİŞKİSİ Mİ NE?

ÇOK KÜÇÜK BİR DETAY:

DERVİŞ MEHMET, BÜLENT ARINÇ'IN ÖZ MÜ ÖZ DEDESİ. DİLEYEN
GİRİP, HAFTANIN KİTAPLARI BÖLÜMÜNDE
BİRİNCİ SIRADAKİ KİTAP OLAN
"HÜSNÜYADİS HORTLADI" YI OKUSUN. BELGELERİ ORADA.
NEDİM ÇAKMAK'IN 6000 SAYFALIK ARAŞTIRMASININ SONUCUDUR
BU ÜLKE BÖYLE İLGİNÇ BİR ÜLKE
BİR TARAFTA CUMHURİYET ŞEHİTLERİ ANMA HAFTASINI YAPIYORUZ,
BİR YANDAN ŞEHİTLERİMİZİ KATLEDEN ADAMLARIN
TORUNLARINI EN YUKARIYA TAŞIYORUZ
BÜLENT ARINÇ TEK DEĞİLDİR.
O KATLİAMI YAPAN VE SONRA ASILAN 187 HAİNİN TORUNLARININ TAMAMI
BUGÜN EKONOMİ, İŞ DÜNYASI VE SİYASETİN
EN ÜST MERTEBELERİNDE OTURUYORLAR.

BÜLENT ARINÇ VE KUBİLAY OLAYI

MENEMEN OLAYINDA ROL OYNAYAN YOBAZLARDAN BİR KISMI

Manisa’da, Menemen’de ve daha bir çok yerde işgalcilere karşı bir örgütlenme içerisinde yer almayanlar, cumhuriyetin ilanından sonra “din elden gidiyor” söylemi ile Hüsnüyadis namlı, Manisa Mutasarrıf Nakşibendi tarikatı mensubu Giritli Hüsnü Bey’in kardeş çocuğu olan sözde Giritli mehdi Derviş Mehmet önderliğindeçoğu cahil insanlar bir araya geldiler…
Bu grup 23 Aralık 1930 günü Menemen’de yaptıkları isyan girişimi sırasında kendilerine engellemeye çalışan 43. Piyade Alayı’ndan Piyade Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay ile karşı karşıya geldiler. Kubilay ve beraberindeki askerler gruba uyarı ateş açtı. Fakat, “silahlarında manevra mermisi bulunduğundan dolayı etkili” olamadılar… Bunu fırsat bilen Giritli mehdi Derviş Mehmet ise, “bakın bana mermi işlemiyor” diyerek kendince kutsallık zırhına büründü. Olaylar sırasında ağır bir şekilde yaralanan Kubilay, yaralı olarak meydandaki hükümet binasına girmek istedi. Ama binanın giriş kapısı kapalı olduğu için giremedi… Bu nedenle, hükümet binasının hemen yanındaki Kazez Camii bahçesine yöneldi. Giritli mehdi Derviş Mehmet, Giritli Şamdan Mehmet ile birlikte Kazez Camii bahçesinde bitkin bir vaziyette bulunan Kubilay’ın başını bağ testeresi ile canlı canlı gövdesinden ayırdılar. Sonrada, asteğmen Kubilay’ın başını yeşil bir bayrağın tepesine takarak Menemen sokaklarında dolaştırmaya başladılar. Bu sırada, kendilerine müdahale eden Şevki ve Hasan adlı kahraman iki bekçiyi de öldürdüler. Olay yerinde toplanan 250 – 300 kişilik ahali ise Kubilay’ın şehit edilmesi esnasında olaylara hissiz ve seyirci kaldı. Hatta bir kısmı, olayı tasvip edercesine alkış tuttu. O sırada sözde mehdi Giritli Derviş Mehmet, Yüzbaşı Fahri’ye “ben mehdiyim, şeriatı ilan ediyorum. Bana kimse mukavemet edemez. Karşımdan çekil!” dedi…
Sonunda isyan bastırıldı. Kurşun işlemeyen sözde Giritli mehdi Derviş Mehmet’e ateş açıldı. Ve bu ateş esnasında Kubilay’ı şehit eden sözde Giritli mehdi Derviş Mehmet ile birlikte Giritli Sütçü Mehmet ve Giritli Şamdan Mehmet öldürüldü. Aralarında önceden Şeyh Sükuti’nin Menemen belediye başkanlığı yaptığı sırada yönetimde birlikte olduğu bilinen Hayımoğlu Yahudi Jozef, Erbilli Şeyh Esad’ın oğlu Mehmet Ali ve 37 kişinin idamına karar verildi. Nakşibendi Şeyhi Esad Efendi ise ilerlemiş yaşından dolayı 24 yıla hapis oldu. Fakat tutuklu bulunduğu sırada hastalığından dolayı öldü. Şeyh Esat ve tarikatının amacı Cumhuriyet kayıtlarına, “Hükümeti yıkmak, ATATÜRK ilke ve inkılaplarına aykırı olarak saltanat ve şeriatı getirmek, tekke ve zaviyeleri açmak, şapkayı yasaklayıp yeniden fesin kullanılmasını” sağlamak olarak geçti. Menemen olayının hazırlayıcılarından olan Nakşibendi tarikatı lideri Şeyh Esat’ın yurt dışı bağlantısı ile ilgili olarak Askeri Mahkeme Başkanı General Mustafa MUĞLALI, verdiği beyanatta (Cumhuriyet Gazetesi; 01 Şubat 1931 Tarihli nüshası), “Şeyh Esat, hilafet komitesiyle alakasına dair bir itirafname hazırlıyordu. Bu münasebetle İngiliz casusu Lavrens ile münasebette bulunduğunu da doğrulamaktaydı. Fakat, hastalığı bunu yazıp bitirmesine mani” olduğunu belirmiştir.
İşte size, “bir - iki sarhoş ve esrarkeşin gerçekleştirdiği olayların insafsızca inançlı bir kesime mal edilmek” istendi denilen Menemen isyanı. Bu isyanın gerçeklerini yıllar sonra Nedim ÇAKMAK’ın yazdığı “İşgal Günlerinin İşbirlikçileri Hüsnüyadis Hortladı” isimli kitabı (Kumsaati Yayınları [Kitabın 5. baskısı yayına hazırlanıyor!]) sayesinde öğrendik… Kitapta, Menemen isyanını Giritli Hüsnü Bey’in Türk Milletine ve Cumhuriyete karşı düşmanlığı sonucu Yunanistan’a gittikten sonra buradan idare ettiği yazılıydı!!!
Olayların tertipleyicileri ise Nakşibendi tarikatı lider Erbilli Şeyh Esat, işgal dönemin Manisa Valisi Giritli Hüsnüyadis (1922’de Yunanistan’a yerleşti ve Hristiyan oldu) ve onun kardeş çocuğu Giritli Derviş Mehmet, Menemen Belediye Başkanı Şeyh Sükuti ve akın akın Manisa’dan Menemene gelen diğerleri…

Hüsnüyadis namlı Manisa Mutasarrıfı, Nakşibendi tarikatı mensubu Menemen isyanının tertipleyicisi, Nakşibendi tarikatı lideri Erbilli Şeyh Esat ve Derviş Mehmet, işgal yıllarında yurdunu savunmak için çete kurmadı, işgal güçlerine karşı kurşun sıkmadı!… Fakat, genç Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı çete kurarak, asker ve iki bekçisine kurşun sıkmakta ve kurşun sıktığı asteğmen Kubilay’ın başını bağ testeresi ile kesme konusunda hiç tereddüt etmedi.
“Menemen isyancısı Derviş Mehmet’in (Menemen-Sümbüller Köyü) ikinci eşinden torunu, babadan Girit Rum’u, anadan Mısırlı Arap olan zat şimdi Meclis başkanlığı yapan (Bülent ARINÇ) ın dedesidir…
Evet dedesinin eli kanlı bir Cumhuriyet katili olması Bülent Arınç’ın da katil olduğunu göstermez… Ama içinde bulunacağı zihniyeti gayet tabi bir şekilde gösterir… Öyle olmasaydı bugün ülkeyi satanlara başkanlık eder miydi? Cumhuriyet Rejimine karşı söylemlerde bulunur muydu?(http://vatanhainleri.wordpress.com)

Hiç yorum yok :