Eybek 19 Mayıs Gençlik yürüyüşü

Merhaba sevgili blogger.lar,,,uzun bir aradan sonra ozgrkdn kimliğim beni çağırdı,,,geçen bahar Kaz Dağlarına yaptığım bir yürüyüş ile ilgili birkaç satır karalamak istedim,,,
nereden başlasam ki))

herşey bir NiSaN günü başladı,bundan bir yıl önce.....ve tam bir yıl sonra güzelim bir mayıs ayında birlikte çıkılan yolculuk,,Eybek tepesine baharın en güzel günlerinde yürüdük,yürüdük.....

Mayıs 2014...Balıkesir'den başlayan yolculuk önce kahvaltı için Akçay'da mola ile daha başından tatlıydı.Belediyenin sunduğu olanakla yeşillikler arasından Edremit Akçay'a geldiğimizde,durgun bir deniz ve Yörsan tesisleriyle karşılaştık.

Kahvaltı nefisti,her an masaya sunulan sıcak pideler kapış kıyamet))

Kaz dağları Eybek tepesi eteklerine vardığımızda iki gruba ayrıldık,,zirve yapacak olan grup ve zirve altından yay çizerek dağın diğer yanına inecek olan grup..otobüsümüz dağın öte yanında bizi beklemek üzere aşağı yoldan ayrılmış, biz de rehberlerimizin açıklamalarını dinlemekteyiz......

Güzelim Eybek karşıda tüm heybetiyle durmakta ama benim için zorlu,,ikinci grupta yerimi alıp yoldaşımla birlikte yürümeye başladım..

Rehberimiz Ömer Aydemir,,bu postta yer alan fotoğraflar O'na ve Saygın Saner'e ait..........

Sevgili elin oğlu Namık bu fotoyu görünce "kankanı bekleeee" desede yer yer önüme geçen bir rakiple karşı karşıyaydım)))

Kaz dağlarında Doğa inanılmaz,,,ilk karşılaşmam ,ilk solumam bu tertemiz havayı,ilk sarhoşluğum İda'yla......

keçileri kaçırmak işten bile değil,bizden çok daha fazla deneyimli o minik ayaklar nereye basacağını bilmekle kalmayıp hafiften dalgaya alıyorlar insanoğlunu))

orman yolunu takip ederek tepeciklere doğru yol aldık,,

manzara her adımda sürprizlere gebe,yeşilin her tonu iştah açıyor,DüNyAm diyoruz her solukta,,,,,,,

doğanın canlıları çeşitlilikte sınır tanımıyor....

kısacık mola anları ufak yorgunluklar için ama benim gibi son bir yıldır trekking yapmamış olanlara ilaç ilaç ))))

Saygın beyin makinasından mükemmel bir kare...

Karşıda gümüş madenlerinin içler acısı manzarası göründüğünde oldukça tükenmiş ve yere çökmüş kalmışsam da,,az sonra yoldaşım ve sevgilimin desteği ile yola devam ediyorum.....

Doğa süslenip püslenmiş,,,,artık konuşmak fazladan sayılır buralarda,,suspus olmuşuz ,,, soluk sesleri,,iç sesleri ......

şık bir kertenkele.....

buzzzzzz gibi berrak sular....

kanka yola  devam.....

sevgili Nesrin,,,,

mavi ,mavi yeşil de yeşil buralarda....

bu bir kaya,sempati taşı ))

bahar bu ya,,yaptı yapacağını,

                                                      esir etti bizi.......

İnişe geçtiğimizde her yer daha bir şenlendi,,uzaktan yemek yiyebileceğimiz kulübeler göründüğünde adımlar daha bir hızlandı.....

ve düzlüğe iniş....

yorgunluk,,içeride keyifle yanan odun sobası,,

                                sabırsızlıkla beklenen gözlemeler,,,
                                kısacası Gülsüm Ana'da keyif.........

sevgili şehre,,Balıkessir'e dönüş.....