Sabah 03:00 de uyandım,ee o kadar sessiz ki burası,insan uyuyamıyor elbet..
Gün ışıyana dek bişilerle oyalandım ama saat 8 olunca ...
Ben de minibüse çıktım,yol ağzına; elbet Bobi hemen bodyguard pozunu aldı ve ben araca binene dek bekledi.
Emlak vergisini yatırmak için Belediye binasına gittik..Davutlar son yıllarda hızla çirkin beton yapılaşmayı doğru zannedip bozulan köylerimizden biri,bakmayın belediye olduğuna,30 yıldır tek bir turistik dükkanı yoktur....
Sonra ver elini Ada; ee yine tuttu yumak sendromu..Evde birkaç renkli yumak yoksa beni Brad bile avutamaz.Hemen Enstitü Pazarı,birkaç yumak almaya...
Yollarda meydanlarda tek bir trafik lambası yok..En az 5-6 yolun birleştiği bu kavşaklarda kelle koltukta geçen turistleri izlemek de keyifli:)))
Adaya gelince Balık Haline uğramadan olmaz,almasan da bakıceksin:)))
Hele ki lüks yolcu gemisine manzaralı Balıkçı Barınağı...
Ya binbir gece masalı dükkanlar...Ama henüz tenha ortalık....
Bir de ne göreyim!!!! Benim Kız'la Damat!!!
Ama en güzeli Hindistan Cevizi Kafa....
Sonraki durak elbet Kipa...Alışverişler yapıldı,araba yok tabii,hemen taxi ile eve....Dolap dolduruldu,oh rahat!!
...............................
Şimdi denize gitmek gerek,rüzgarlı ama olsun,su sıcak..Hemen AT'ıma atladım,Bobi de yanımda,deniz kıyısına son sürat indik.Yolda bir Kıymalı Pideyi mideye indirdi velet,o kadar sıcaktı ki pide,inanın üfleyerek yedi:))Ben seyrettim iti,rejimdeyim ya!!
Korkak Bobi,suya yaklaşmaz,güneşi sevmez...İnatla gölgede oturdu...
Foto:rhr
Bugün de böyle bitti,şimdi Brad'le bi kahve içeriz artık?????
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder